Amasya Gezilecek Yerler | En Güzel 35 Gezi Noktası (Detaylı)

Amasya, Türkiye’nin Karadeniz Bölgesi’nde yer alan tarihi ve doğal güzellikleriyle ünlü bir şehirdir. Amasya gezilecek yerler konusunda ziyaretçilere birçok seçenek sunar. Bu güzel şehirde tatilinizi geçirmek için tercih edebileceğiniz turistlik yerler mevcuttur. Bayramda veya özel bir tatilde sevgiliniz veya eşinizle romantik anlar yaşayabileceğiniz keyifli mekanlar bulunur. Ayrıca, çocuklarınızla birlikte unutulmaz bir aile tatili için de idealdir. Amasya, gezi rehberi arayanlar için en popüler, en iyi ve en güzel yerlerin bir araya geldiği bir şehirdir.

Amasya, Türkiye’nin Karadeniz Bölgesi‘nde yer aldığını merak edenler için bilgiler vermek gerekirse, bu şehir yeşilin ve suyun kucakladığı doğal güzellikleriyle ünlüdür. Amasya, tarihi yapıları, kaleleri, müzeleri ve yemyeşil doğasıyla turistlerin ilgisini çeken bir destinasyondur.

Amasya’nın tüm komşu illerini keşfetmek isterseniz, Samsun, Tokat, Çorum gibi illere de uğrayabilirsiniz. Bu illerde de turistler için görülmeye değer yerler bulunmaktadır. Amasya’ya geldiğinizde konaklama konusunda endişe etmenize gerek yok, çünkü şehirde birbirinden güzel Amasya otelleri bulunur. Uygun fiyatlarla konaklayabileceğiniz oteller arasından seçim yapabilirsiniz.

Hadi hazırsanız, birlikte Amasya’nın en popüler, en iyi ve en güzel yerlerini gezelim. Turistlik yerleri keşfederken tarihi dokusunu ve doğal güzelliklerini hissedeceğiniz bu şehirde unutulmaz bir gezi deneyimi yaşayalım. Amasya gezilecek yerler listesinde yer alan mekanlar sizi bekliyor. Haydi, hadi hazırsanız nereleri gezebileceğimizi beraber görelim!

Amasya Gezilecek Yerler Listesi

Amasya gezilecek yerler haritası. Google haritalar üzerinde görmek isterseniz buraya tıklayın.

İsmini zamanında bu topraklarda yaşayan Amazon Kraliçesi olan Amasis’ten alan Amasya, tarihi zenginlikleriyle misafirlerini kendine hayran bırakıyor. İşte Amasya’da gezilecek en popüler gezi noktaları. Ayrıca listeyi Slayt video şeklinde de hazırladık.

1. Aynalı Mağara

Aynalı Mağara, Amasya’nın güzel bir köşesinde yer alan bir mağaradır. Ziyaret Beldesi yolunun üzerinde bulunması, şehir merkezine olan 3,3 kilometrelik yakınlığıyla da oldukça erişilebilir bir konumdadır. Bu mağara, tarihi ve arkeolojik öneme sahip oyulmuş kaya mezarlarıyla ünlüdür.

Aynalı Mağara’ya ulaşmak için dört basamaklı bir merdiveni takip etmeniz gerekmektedir. Bu merdiven sizi düz bir kaya üzerine oyulmuş olan mezarın bulunduğu alana götürür. Mezarın genişliği 9,8 metre olup yüksekliği ise 13 metreye kadar uzanmaktadır.

Mağara içinde gezerken, işlenmiş kaya mezarlarının büyüleyici güzelliğini keşfedeceksiniz. Bu mezarlar, dikkatlice oyulmuş ve dikkat çekici bir şekilde dekore edilmiştir. Tarih boyunca önemli kişilerin defnedildiği düşünülen bu mezarlar, ziyaretçilere geçmişe dair bir yolculuk sunmaktadır.

Aynalı Mağara’nın atmosferi sizi büyüleyecek. Eşsiz doğal güzelliklerle çevrili olan mağara, huzurlu bir ortam sunar. Mağara içinde dolaşırken, duvarlardaki oymaların ve detayların incelikle yapıldığını fark edeceksiniz. Bu oymalar, o dönemin ustalarının yeteneklerini ve zanaat becerilerini sergilemektedir.

Amasya’nın zengin tarihini ve kültürel mirasını keşfederken Aynalı Mağara’yı ziyaret etmek, unutulmaz bir deneyim sunacaktır. Bu eşsiz mekan, sizi geçmişe götürecek ve Amasya’nın derin ve zengin tarihini daha yakından tanımanızı sağlayacaktır. Aynalı Mağara’nın büyüleyici atmosferi ve işlenmiş kaya mezarlarıyla dolu olan bu olağanüstü yer, her gezginin mutlaka görmesi gereken bir hazine olarak karşınıza çıkacaktır.

• Adres: Merkez / Amasya
• Konum bilgileri için tıklayın.

 2. Alçak Köprü

Alçak Köprü, Amasya’nın tarihi bir mirası olan bir Roma köprüsüdür. Roma Dönemi’nde inşa edilen bu köprü, o dönemdeki kent merkezi olan kale ve çevresini Yeşilırmak’ın karşı kıyısına bağlamak amacıyla yapılmıştır. Köprünün temel işlevi, kentin yerleşim yerine erişimi sağlamaktır.

Köprünün yapıldığı dönemde, düzgün kesme taşlar kullanılarak dört yüksek kemer oluşturacak şekilde inşa edilmiştir. Ancak zamanla, Yeşilırmak’ın yükselen yatağına doğru olan akışı nedeniyle köprünün ayakları gömülmüş ve kemerlerin sadece üst kısımları görünür hale gelmiştir. Bu durum, köprünün halk arasında “Alçak Köprü” olarak anılmasına yol açmıştır.

Alçak Köprü’nün tarihi ve mimari özellikleri büyüleyicidir. Köprü, Roma mimarisinin etkileyici bir örneği olarak ön plana çıkar. Dört yüksek kemer, zamanın mühendislik becerilerinin bir göstergesi olarak dikkat çeker. Köprünün üstündeki tablası, su seviyesine yaklaştıkça, köprü suyun üzerinde sanki yüzmekteymiş hissi uyandırır. Bu nedenle, halk zamanla köprüyü “Alçak Köprü” olarak adlandırmıştır.

Alçak Köprü’nün etkileyici manzarası, ziyaretçilerine görsel bir şölen sunar. Köprü, Yeşilırmak’ın akışını takip ederken, çevresindeki doğal güzelliklerle birlikte harika bir uyum içindedir. Köprüyü ziyaret ettiğinizde, Roma İmparatorluğu’nun dönemine bir yolculuk yapmış gibi hissedeceksiniz. Tarihin izlerini taşıyan bu köprü, Amasya’nın zengin geçmişine bir pencere açar.

Alçak Köprü, Amasya’nın simgesel yapılarından biridir ve şehrin kültürel mirasının önemli bir parçasını oluşturur. Geçmişin ve kültürel değerlerin korunması açısından büyük bir öneme sahiptir. Ziyaretçiler, köprünün büyüleyici atmosferinde yürüyüş yapabilir, tarihi ve doğal güzellikleri keşfedebilir ve unutulmaz anılar biriktirebilirler.

Amasya’yı keşfederken Alçak Köprü’yü ziyaret etmek, bu şehrin tarihine ve mirasına daha derin bir bakış sunacak. Köprünün eşsiz mimarisi, doğal çevreyle bütünleşen konumu ve tarihi dokusuyla sizi büyüleyecek. Alçak Köprü, bir gezgin olarak Amasya’da unutulmaz bir deneyim yaşamanızı sağlayacak ve size bu güzel şehrin tarihini daha yakından hissettirecektir.

• Adres: Merkez / Amasya
• Konum bilgileri için tıklayın.

3. Kumacık Hamamı

Kumacık Hamamı, Bayezidpaşa Mahallesi’nde, Künç Köprü civarında yer alan hamam, 1495 yılında Kapıağası Ayas Ağa tarafından inşa ettirilmiş bir tarihi yapıdır. Bu hamam, Osmanlı mimarisinin geleneksel özelliklerini taşıyan ve yerel kültürel mirasa önemli bir katkı sunan bir örnektir.

Hamam, moloz taş kullanılarak yapılmıştır ve tipik Osmanlı hamamı plan düzenlemesini yansıtmaktadır. İçerisinde soğukluk, ılıklık ve sıcaklık olmak üzere üç ayrı bölüm bulunmaktadır. Bu bölümler arasındaki geçişler, geleneksel hamam ritüellerini takip etmek için tasarlanmıştır.

Soyunmalık kısmı kare planlı olarak tasarlanmış ve büyük bir kubbe ile örtülmüştür. Bu kubbenin üzeri, Türk üçgen motifleriyle süslenmiştir ve görsel bir etki yaratmaktadır. Sıcaklık bölümü de yine kubbe ile örtülüdür ve kubbelerin üzeri geleneksel alaturka kiremitle kaplanmıştır.

Bu tarihi hamam, zaman içinde ihtişamlı detayları ve mimari zarafetiyle dikkat çekmektedir. Geçmişin büyüleyici atmosferini hissetmek için bu hamamı ziyaret etmek, Amasya’nın kültürel ve tarihi mirasına derin bir yolculuk yapmanızı sağlayacaktır.

Hamam, kendine özgü mimari özellikleriyle birlikte ziyaretçilere tarihi bir deneyim sunar. Burada geçmişin izlerini süzerken, Osmanlı hamam kültürünü ve geleneklerini keşfedebilirsiniz. Sıcaklık bölümünde sıcacık suların keyfini çıkarırken, kubbelerin altında huzurlu bir atmosferde dinlenme imkanı bulabilirsiniz.

Bayezidpaşa Mahallesi’nde bulunan bu hamam, Amasya’nın zengin tarihini ve kültürel dokusunu yansıtan önemli bir yapıdır. Ziyaretiniz sırasında hamamın tarihi detaylarına dikkatlice bakabilir, mimari inceliklerini keşfedebilir ve geçmişe duyulan saygıyı hissedebilirsiniz.

Hamam, şehir merkezine yakın konumuyla da kolay erişilebilirlik sağlar. Amasya’ya yapılan bir gezi sırasında, bu tarihi hamamı ziyaret etmek size unutulmaz bir deneyim sunacak ve şehrin tarihi dokusuna derinlemesine bir yolculuk yapmanıza olanak sağlayacaktır.

• Adres: Merkez / Amasya
• Konum bilgileri için tıklayın.

4. Amasya Saat Kulesi

Amasya Saat Kulesi, Amasya’nın merkezinde konumlanmış olan tarihi bir yapıdır. 1865 yılında Amasya Mutasarrıfı Ziya Paşa tarafından inşa ettirilmiş olan bu kule, şehrin sembol yapılarından biridir. Ancak, aynı yıl meydana gelen bir yangında hasar görmüştür. Bu nedenle, orijinal şekliyle günümüze ulaşamamıştır.

Saat kulesi, Amasya’nın tarihi ve kültürel dokusunu yansıtan önemli bir yapıdır. İhtişamlı bir mimariye sahip olan kule, çevresindeki diğer tarihi yapılara ve şehrin siluetine güzellik katmaktadır. Yüksek bir noktada yer aldığı için, şehri kuşbakışı gözlemleme imkanı sunar ve eşsiz manzaralar sunar.

Kulenin inşa edildiği dönemdeki tarihi atmosferini hissetmek mümkündür. Zamanın ruhunu yansıtan detaylar ve işçilik, ziyaretçileri etkilemektedir. Saat kulesi, Amasya’nın geçmişine bir yolculuk yapma fırsatı sunar ve şehrin zengin kültürel mirasını keşfetmek isteyen gezginler için cazip bir durak haline gelmiştir.

Ne yazık ki, yangın sonucu hasar gören kule, yeniden restore edilmiş ve orijinal formuyla günümüze kadar gelmemiştir. Ancak, restore edilmiş haliyle bile Amasya’nın simgesi ve turistik bir cazibe merkezi olmaya devam etmektedir. Ziyaretçiler, kuleyi yakından görebilir, etkileyici detaylarına hayranlıkla bakabilir ve şehrin atmosferine dahil olabilir.

Amasya Saat Kulesi, şehrin kalbinde yer aldığından kolaylıkla ulaşılabilir bir konumdadır. Amasya’yı ziyaret eden gezginler için önemli bir durak olup, şehrin tarihi ve kültürel mirasına bir adım atmalarını sağlar. Burada geçmişin izlerini sürerken, Amasya’nın zengin tarihini keşfedebilir ve saat kulesinin çevresindeki tarihi mekanları da gezip görebilirsiniz.

Amasya Saat Kulesi, şehrin simgesi ve karakteristik bir yapısı olarak ziyaretçilerine unutulmaz bir deneyim sunar. Tarihi atmosferi, etkileyici mimarisi ve şehrin panoramik manzarasıyla birleşerek, Amasya’nın büyüleyici güzelliklerini keşfetmek için ideal bir noktadır.

• Adres: Merkez / Amasya
• Konum bilgileri için tıklayın.

5. Halifet Gazi Türbesi

Halifet Gazi Türbesi, tarihi ve mimari önemiyle dikkat çeken bir yapıdır. Yapım tarihi konusunda farklı görüşler bulunsa da genellikle 1225 yılına kadar uzandığı düşünülmektedir. Ancak, türbenin batı cephesinin bitişik olduğu medrese kalıntılarıyla birlikte, bu iki yapının aynı dönemde veya daha önce inşa edildiği tezini desteklemektedir. Medresenin kitabesinden anlaşıldığı üzere 1210 yılında inşa edildiği düşünüldüğünde, türbenin de aynı dönemde veya daha önce yapıldığı kabul edilmektedir.

Türbenin yaptıranı konusunda da farklı görüşler bulunmaktadır. Ancak genel olarak kabul edilen görüş, türbenin Danişmend emirlerinden Halifet Gazi tarafından yaptırıldığıdır. Halifet Gazi’nin bu anıtsal yapıya olan ilgisi ve katkısı, türbenin önemini ve tarihi değerini daha da artırmaktadır.

Türbenin mimarisi ve detayları oldukça etkileyicidir. Özellikle batı duvarda sadece bir kemer sütunu ve taş kalıntılarının bulunduğu medreseyle olan bağlantısı, yapıların aynı dönemde veya daha önce bir arada inşa edildiğini göstermektedir. Türbenin süslemeleri ve işçilikleri incelendiğinde, o dönemin ustalarının büyük bir özenle çalıştığı ve detaylara önem verdiği görülmektedir.

Halifet Gazi Türbesi, tarihi atmosferi ve büyüleyici yapısıyla ziyaretçileri kendine çekmektedir. Türbenin iç mekanı, sakin bir atmosfer sunarak ziyaretçileri tarihin derinliklerine götürür. Türbenin çevresi, etkileyici mimarisiyle birlikte, tarihi bir mekanın güzelliklerini yaşatmaktadır.

Halifet Gazi Türbesi, Amasya’nın zengin tarihini keşfetmek isteyen gezginler için mutlaka görülmesi gereken önemli bir durak olarak öne çıkmaktadır. Türbenin sağlam kalan kalıntıları, ziyaretçilere tarih ve kültür açısından değerli bir deneyim sunmaktadır.

• Adres: Merkez / Amasya
• Konum bilgileri için tıklayın.

6. Çelebi Mehmet Medresesi

Çelebi Mehmet Medresesi veya Sultaniye Medresesi, Amasya’nın Merzifon ilçesinde yer alan önemli bir yapıdır. Medrese, Osmanlı padişahı I. Mehmed’in emriyle 1414-1415 yılları arasında Ebu Bekr b. Muhammed el-Müşeymeş tarafından inşa edilmiştir. Bu tarihler, medresenin yapımına başlanıp tamamlandığı dönemi işaret etmektedir.

Medresenin ilk müderrisi olarak da bilinen Ferîdüddîn-i Dîvânî’nin atanması, medresenin önemini ve değerini vurgulamaktadır. Ferîdüddîn-i Dîvânî, medresede öğrencilere eğitim vermiş ve bilgi birikimini aktarmıştır.

Medresenin mimarisi ve yapısı da dikkat çekicidir. Osmanlı dönemi mimarisinin etkileyici örneklerinden biri olan Merzifon Çelebi Mehmet Medresesi, tipik bir medrese planına sahiptir. İç avlu etrafında yer alan eyvanlar, derslikler ve hücreler, öğrencilerin eğitimlerini sürdürebilecekleri bir ortam sağlamaktadır. Medresenin mimari detaylarından biri de çeşitli süslemeler ve oymalarla zenginleştirilmiş olmasıdır.

Merzifon Çelebi Mehmet Medresesi, tarih ve kültür meraklıları için büyüleyici bir duraktır. Medresenin tarihi geçmişi ve mimari özellikleri, ziyaretçilere geçmişe yolculuk yapma fırsatı sunmaktadır. Ayrıca, medrese çevresindeki diğer tarihi yapılar ve atmosfer, ziyaretçilerin Amasya’nın zengin kültürel mirasını keşfetmelerini sağlamaktadır.

Merzifon Çelebi Mehmet Medresesi, Osmanlı dönemi eğitim sistemi hakkında bilgi edinmek ve tarihi atmosferin tadını çıkarmak isteyen gezginler için mutlaka görülmeye değer bir yapıdır. Medresenin içinde dolaşırken, geçmişin izlerini takip ederek bu önemli yapının büyüleyici hikayesini keşfetme imkanı bulunmaktadır.

• Adres: Merzifon / Amasya
• Konum bilgisi için tıklayın.

7. Boraboy Gölü

Boraboy Gölü, doğal güzellikleri ve benzersiz coğrafi özellikleriyle Amasya’nın Taşova ilçesine yaklaşık 25 km uzaklıkta bulunan göz alıcı bir destinasyondur. Göl, Boraboy köyünün batısında konumlanmıştır ve doğal bir heyelan set gölü olarak bilinir.

Bu muhteşem gölün oluşumunda etkili olan temel faktör, bölgenin egemen kayaç yapısı ve Kuzey Anadolu Fay Hattı’dır. Heyelan, bölgedeki yer kabuğu hareketleri ve fay hatlarındaki aktivite sonucunda meydana gelmiştir. Bu doğal süreçler, zamanla Boraboy Gölü’nün ortaya çıkmasına yol açmıştır.

Boraboy Gölü, çevresindeki doğal güzellikleriyle büyüleyici bir manzara sunar. Yemyeşil ormanlar, tepeler ve dağlarla çevrili olan göl, ziyaretçilere huzur ve dinginlik sunan bir atmosfer yaratır. Gölün sakin suları, gökyüzünün yansımalarıyla büyüleyici bir görüntü oluşturur.

Gölün çevresi aynı zamanda doğa yürüyüşleri ve trekking için ideal bir bölgedir. Doğaseverler, gölün etrafındaki yürüyüş parkurlarında keyifli bir gezinti yapabilir ve çevredeki doğal yaşamı keşfedebilirler. Göl kenarında piknik alanları da bulunur, bu da ziyaretçilere güzel bir piknik deneyimi sunar.

Boraboy Gölü, aynı zamanda kuş gözlemcileri için de önemli bir noktadır. Göçmen kuşların uğrak noktalarından biri olan göl, farklı kuş türlerine ev sahipliği yapar. Kuş seslerini dinleyebilir, nadir türleri gözlemleyebilir ve doğanın müthiş bir canlılıkla uyum içinde olduğunu gözlemleyebilirsiniz.

Gölün etrafında yer alan Boraboy köyü, geleneksel bir Türk köyü atmosferini yansıtır. Burada köy yaşamının izlerini bulabilir, yerel halkın misafirperverliğini deneyimleyebilir ve yöresel lezzetleri tadabilirsiniz. Köydeki küçük kafeler ve restoranlar, ziyaretçilere yöresel yemeklerin yanı sıra serinletici içecekler sunar.

Boraboy Gölü, doğa severler, fotoğraf tutkunları ve huzur arayan herkes için keşfedilmeye değer bir yerdir. Bu doğal güzelliklerle çevrili göl, ziyaretçilere unutulmaz bir deneyim sunar ve Amasya’nın eşsiz doğasını keşfetmek isteyen herkesi kendine çeker. Boraboy Gölü’nü ziyaret ettiğinizde, sakinliği ve doğanın büyüleyici güzelliğini hissederek kendinizi bu doğal cennette kaybedebilirsiniz.

• Adres: Yakakent, Boraboy / Taşova / Amasya
• Konum bilgileri için tıklayın.

8. Amasya Kalesi

Amasya Kalesi, etkileyici bir konumda yer alan ve Harşena Dağı’nın zirvesine kurulmuş olan muhteşem bir yapıdır. Bu dağın yanı sıra Çorum’dan yükselen ve Amasya Kalesi’ne kadar uzanan Çakır Dağı da kaleye ayrı bir güzellik katmaktadır. Çakır Dağı’nın en yüksek noktası olan Yeldeğirmeni Tepesi, 1.375 metre yüksekliğiyle göz kamaştırır.

Amasya Kalesi’nin etrafını saran bu dağlar, kaleye doğal bir savunma sağlamakta ve sarplığı ile dikkat çekmektedir. Çakır Dağı’nın yükselen zirveleri, kaleye hakim bir konumda yer alır ve stratejik bir avantaj sunar. Bu dağlar, kaleyi korumak amacıyla inşa edilen duvarlarla birlikte güçlü bir savunma hattı oluşturur.

Amasya Kalesi’nin büyüleyici manzarası, ziyaretçilere hem tarihi hem de doğal bir görsel şölen sunar. Kaleye tırmandıkça, etrafını saran dağların görkemi ve Çakır Dağı’nın zirvesindeki Yeldeğirmeni Tepesi’nin yüksekliği karşısında hayranlık duyabilirsiniz. Bu dağların heybeti, kaleyi çevreleyen doğal bir kaleden daha da görkemli hale getirir.

Amasya Kalesi’ne tırmanırken, tarihin izlerini taşıyan bu dağlarla birlikte doğal güzelliklerin tadını çıkarabilirsiniz. Yürüyüş parkurları, doğa yürüyüşleri ve trekking imkanları, dağların ve kale çevresinin keşfedilmesini sağlar. Yol boyunca, çevredeki flora ve fauna ile birlikte dağın oksijen dolu havasının keyfini sürebilirsiniz.

Çakır Dağı ve Yeldeğirmeni Tepesi, Amasya Kalesi’nin bir parçası gibi görünür ve bu tarihi yapıya güçlü bir destek sağlar. Bu dağlar, Amasya’nın doğal ve tarihi mirasını tamamlar ve bölgenin ziyaretçilerine eşsiz bir deneyim sunar.

Amasya Kalesi’ni ziyaret ettiğinizde, Çakır Dağı’nın muhteşem silueti ve Yeldeğirmeni Tepesi’nin görkemi karşısında büyüleneceksiniz. Bu doğal güzellikler, Amasya’nın tarih ve doğanın birleştiği eşsiz bir noktasını oluşturur ve ziyaretçilere unutulmaz bir deneyim yaşatır.

• Adres: Yuvacık / Amasya Merkez
• Konum bilgileri için tıklayın.

9. Amasya Arkeoloji Müzesi

Amasya, tarih boyunca birçok önemli medeniyetin izlerini taşıyan zengin bir kültürel mirasa sahip olan bir şehirdir. Bu şehirde, Geç Neolitik Erken Kalkolitik Çağ’dan itibaren Tunç Çağı, Hitit, Urartu, Frig, İskit-Kimmer, Pers, Pontus, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı Dönemlerine ait birçok medeniyetin eserlerini bir arada görmek mümkündür.

Amasya Müzesi, bu zengin tarih ve kültür mirasını sergileyen önemli bir müzedir. Müzede, farklı dönemlere ait eserlerin yanı sıra özellikle Ilhanlı Dönemi’ne ait mumyaların bulunduğu bölüm, ziyaretçilerin büyük ilgisini çeker. Bu bölümde, Ilhanlı hakimiyeti döneminde Amasya’da nazırlık ve emirlik yapmış kişilere ve yakınlarına ait mumyalar korunmuştur. Bu nadir ve ilginç eserler, Ilhanlılar dönemine ait yaşam ve kültür hakkında önemli ipuçları sunar.

Amasya Müzesi’nin koleksiyonu arasında Roma Dönemine ait Elmalı Mozaik de öne çıkan eserlerden biridir. Bu mozaik, Amasya’nın meşhur misket elmasıyla özdeşleşmiş olan elma ağacını temsil eder. Mozaik üzerindeki detaylar, 1700 yıl öncesinde Amasya’nın elma üretimi ve elmanın önemli bir meyve olarak kabul edildiğini gösterir. Elmalı Mozaik, kendi eser grubu içinde nadir bulunan bir örnektir ve Amasya’nın tarihine ve kültürüne dair önemli bir görsel anlatı sunar.

Amasya Müzesi’ni ziyaret eden gezginler, bu müze aracılığıyla şehirdeki farklı medeniyetlerin etkisini ve tarih boyunca yaşanan değişimleri keşfeder. Sergilenen eserler, mimari parçalar, heykeller, seramikler ve diğer arkeolojik buluntular aracılığıyla geçmişin izlerini takip etme fırsatı sunar. Ziyaretçiler, Amasya’nın zengin kültürel mirasını daha iyi anlama ve bu tarihi şehirdeki medeniyetlerin derinliklerine dalma fırsatı bulurlar.

Amasya Müzesi, tarihe ve kültüre ilgi duyan herkes için önemli bir durak olup, şehrin geçmişini anlamak ve keşfetmek isteyen gezginlere benzersiz bir deneyim sunar. Bu müze, Amasya’nın zengin ve çeşitli tarihini ziyaretçilere aktarırken, elde edilen bilgileri görsel ve dokunsal bir şekilde deneyimleme imkanı sağlar. Amasya Müzesi, şehrin geçmişine saygı duruşunda bulunurken, aynı zamanda ziyaretçileri etkileyici bir yolculuğa çıkarır ve bu tarihi şehirdeki kültürel zenginlikleri keşfetmeye davet eder.

• Adres: Merkez / Amasya
• Konum bilgileri için tıklayın.

10. Burmalı Minare Cami

Burmalı Minare Camii, Amasya’da yer alan tarihi ve dini bir yapıdır. Cami, adını karakteristik burmalı minaresinden almaktadır ve aynı zamanda Ulu Camii veya Mahkeme Camii olarak da bilinir. Bu önemli yapının yanında, Selçuklu dönemine ait bir kümbet ve Osmanlı dönemine ait bir minare bulunmaktadır.

Caminin en belirgin özelliği olan burmalı minaresi, dikkat çekici bir mimari örnektir. Minare, yüksek bir yapıya sahip olup, yukarı doğru kıvrılan bir yapıya sahiptir. Bu eşsiz tasarımıyla Burmalı Minare, Amasya’nın sembol yapılarından biri haline gelmiştir.

Caminin diğer önemli özelliklerinden biri ise yanında bulunan Selçuklu dönemine ait kümbettir. Kümbet, Selçuklu mimarisinin güzel örneklerinden biridir ve camiye tarihi bir atmosfer katmaktadır. Ayrıca, caminin Osmanlı dönemine ait minaresi de dikkat çekicidir ve yapının farklı dönemlere ait mimari unsurları bir araya getirmesiyle önemli bir tarihî değere sahiptir.

Burmalı Minare Camii, Amasya’nın dini ve tarihi mirasının önemli bir parçasıdır. Ziyaretçiler, cami içindeki ibadet alanlarını keşfetme ve tarihi atmosferini deneyimleme fırsatı bulurlar. Ayrıca, caminin etrafındaki diğer tarihi yapılarla birlikte, Amasya’nın zengin kültürel geçmişine bir yolculuk yapma imkanı sunar.

Burmalı Minare Camii, hem yerel halk hem de ziyaretçiler için kutsal ve saygıdeğer bir mekandır. Tarihi ve mimari önemiyle beraber, cami çevresindeki diğer yapılarla birlikte şehrin tarihini anlamak ve Amasya’nın kültürel mirasını keşfetmek isteyen herkese unutulmaz bir deneyim sunar.

• Adres: Merkez / Amasya
• Konum bilgileri için tıklayın.

11. Amasya Kral Kaya Mezarları

Amasya Kral Kaya Mezarları, tarihin derinliklerinde kaybolmuş bir döneme ait önemli anıtlardır. Helenistik dönemde Amasya’da yer alan Harşena Dağı’nın güney eteklerindeki kalker kayalara oyulmuş olan bu mezarlar, ziyaretçilere benzersiz bir tarihî ve kültürel deneyim sunar.

Mezarların yapımına MÖ 302 yılında Pontus Krallığı’nın kurucusu olan I. Mithridates tarafından karar verildi. Bu dönemde Amasya, Pontus Krallığı’nın başkenti olarak seçilmiş ve önemli bir merkez haline gelmiştir. Kral Kaya Mezarları, bu büyük krallığın etkisini ve gücünü yansıtan birer anıttır.

Kalker kayalara oyulan mezarlar, büyük bir ustalıkla yapılmış ve detaylı işçilikleriyle dikkat çekmektedir. Her bir mezar, özenle düşünülmüş ve tasarlanmıştır. Oyma işlemeler, kabartmalar ve süslemelerle bezeli olan bu anıtlar, o döneme ait sanatsal ve mimari zenginliği yansıtmaktadır.

Ziyaretçiler, Amasya Kral Kaya Mezarları’nı ziyaret ederek bu tarihî yapıların etkileyici atmosferini deneyimleyebilirler. Mezarların içine girerek, antik dönemdeki büyüleyici atmosferi hissedebilir ve o döneme ait izleri keşfedebilirler. Mezarların içerisindeki detaylar, tarih severleri ve araştırmacıları büyülerken, sıradan gezginlere de benzersiz bir deneyim sunar.

Amasya Kral Kaya Mezarları, tarihî ve kültürel açıdan büyük bir öneme sahiptir. Ziyaretçiler, bu antik anıtların büyüleyici güzelliğini keşfederken aynı zamanda geçmişe bir yolculuk yaparlar. Bu benzersiz tarihî miras, Amasya’nın kültürel zenginliğini yansıtan bir parçadır ve bölgenin tarihî önemini vurgular.

Amasya Kral Kaya Mezarları, tarih meraklıları, gezginler ve kültür araştırmacıları için unutulmaz bir durak olarak öne çıkar. Bu antik anıtların büyüleyici atmosferinde gezinirken, geçmişin gizemli sırlarına bir adım daha yaklaşabilir ve Amasya’nın büyüleyici tarihini keşfedebilirsiniz.

• Adres: Yuvacık Köyü / Amasya Merkez
• Konum bilgileri için tıklayın.

12. Yalıboyu Evleri

Amasya’nın Yalıboyu Evleri, bölgenin zengin tarihî ve kültürel mirasının bir yansıması olarak dikkat çeken kendine özgü konut mimarisiyle öne çıkar. Amasya’nın uzun bir geçmişi ve çeşitli medeniyetlere ev sahipliği yapmış olması, bu evlerin mimari çeşitliliğine ve zenginliğine katkıda bulunmuştur.

Yalıboyu Evleri, Anadolu’nun Neolitik döneminden günümüze kadar uzanan bir süreçte gelişen konut mimarisi üzerinden incelendiğinde, Türklerin Anadolu’ya yerleşmesiyle ortaya çıkan konut tiplerinin izlerini taşıdığı görülür. Bu evlerde sıkça kullanılan hımış yapı tekniği, ahşap çatkı arası kerpiç dolgu yöntemiyle gerçekleştirilmiştir. Bu teknik, ahşabın doğal yapısı gereği uzun ömürlü olmayışını dengelemek için kullanılan bir yöntemdir.

Ancak, Selçuklu ve Erken Dönem Osmanlı evleri, ahşap yapılarının doğal bozulma süreci nedeniyle günümüze kadar ulaşamamıştır. Bununla birlikte, son dönem Osmanlı konut mimarisi örnekleri Amasya’da hala varlığını sürdürmektedir. Bu evler, Osmanlı döneminin etkileyici mimari özelliklerini yansıtırken aynı zamanda bölgenin tarihî dokusuna da değer katmaktadır.

Yalıboyu Evleri, estetik açıdan da göz alıcı bir görünüme sahiptir. Ahşap detaylar, işlemeler ve süslemeler, bu evlere özgü karakteristik özelliklerdir. Genellikle iki veya üç katlı olan bu evler, ön cephelerindeki taş işçilikleriyle dikkat çeker. Balkonlar, sundurmalar ve ahşap pencereler ise mimariye zarafet katmaktadır.

Amasya’nın Yalıboyu Evleri, tarih severler, gezginler ve mimari meraklıları için büyüleyici bir durak olarak öne çıkar. Bu evler, geçmişin izlerini taşıyarak bölgenin kültürel kimliğine önemli bir katkı sağlar. Yürüyüşleriniz sırasında bu evlerin arasında gezinirken, zamanda geriye yolculuk yapmanın keyfini yaşayabilir ve Amasya’nın benzersiz konut mimarisini keşfedebilirsiniz.

Amasya’nın Yalıboyu Evleri, tarihî ve kültürel mirasımızın bir parçası olarak korunması gereken önemli yapılar arasındadır. Bu evler, Amasya’nın tarihî ve kültürel zenginliklerini yansıtan birer anıttır ve bölgeye özgü mimari geleneği günümüze taşırlar. Bu yüzden, bu evleri ziyaret etmek, Amasya’nın benzersiz atmosferini ve tarihî dokusunu keşfetmek isteyen herkes için unutulmaz bir deneyim olacaktır.

• Adres: Merkez / Amasya
• Konum bilgileri için tıklayın.

13. Saraçhane Camii

1372 yılında Amasya Emiri Şadgeldi Paşa tarafından yaptırılan cami, Amasya’nın tarihî ve kültürel mirasının önemli bir parçasıdır. Başlangıçta kare planlı ve tek kubbeli bir yapı olarak inşa edilen cami, daha sonra ek bir mekan eklenerek planı dikdörtgene çevrilmiş ve üzeri kubbe ile örtülmüştür. Moloz taş ve tuğla malzemenin birlikte kullanıldığı caminin, tuğladan yapılmış silindirik bir minaresi bulunmaktadır.

Caminin kuzeyindeki son cemaat yeri, yedi gözden oluşur ve ziyaretçiler buradan iç mekana geçiş yaparlar. İç mekan, özenle işlenmiş kalem işleriyle süslenmiştir. Kubbeler kiremit kaplıdır ve kubbe kasnaklarının üst kısmında kuşevi motifleri görülebilir. Caminin mimari detayları ve süslemeleri, dönemin estetik anlayışını yansıtarak ziyaretçileri etkilemektedir.

Başlangıçta Şadgeldi Paşa Camii olarak adlandırılan yapı, çevresinde bulunan saraç dükkanlarından dolayı Çelebi Mehmet döneminden itibaren Saraçhane Camii olarak anılmaya başlamıştır. Bu ad değişikliği, caminin çevresindeki ticari faaliyetlerden kaynaklanmaktadır.

Cami, geçmişten günümüze kadar birçok onarım süreci geçirmiştir. Bu onarımlar, caminin sağlamlığının korunmasını ve tarihî dokusunun korunmasını amaçlamaktadır. Cami, zaman içinde değişikliklere uğramasına rağmen Amasya’nın tarihî ve kültürel kimliğini yansıtmaya devam etmektedir.

Saraçhane Camii, Amasya’nın önemli tarihî yapılarından biri olup ziyaretçilere tarihî ve mimari açıdan zengin bir deneyim sunmaktadır. Camiyi ziyaret edenler, Şadgeldi Paşa’nın izlerini takip ederek geçmişe doğru bir yolculuğa çıkabilir ve caminin estetik detaylarıyla büyülenir. Aynı zamanda, caminin çevresindeki tarihî dokuyu keşfetmek ve Amasya’nın zengin kültürel mirasını yakından tanımak da mümkündür.

Saraçhane Camii, Amasya’nın tarihî ve mimari zenginliklerini koruma çabalarının bir simgesidir. Bu önemli yapı, Amasya’nın tarihî dokusunu yaşatmak ve gelecek nesillere aktarmak amacıyla büyük bir değere sahiptir.

• Adres: Merkez / Amasya
• Konum bilgileri için tıklayın.

14. Yedikuğular Kuş Cenneti

Amasya’nın doğal güzelliklerinden biri olan Yedikuğular Kuş Cenneti, 100’den fazla kuş türüne ev sahipliği yapmaktadır. Bu benzersiz doğa alanı, ziyaretçilere çeşitlilik açısından zengin bir kuş gözlem deneyimi sunmaktadır. Kuş cennetinde gözlemlenebilen kuşlar arasında küçük batağan, bahri, karabatak, gribalıkçıl, büyükbalıkçıl, küçükbalıkçıl, sakarca, boz kaz, angıt, fiyu, boz ördek, çamurcun, yeşilbaş, kılkuyruk, elmabaş patka, büyük tarakdiş, sakarmeke, kervan çulluğu, büyük karabaş martı, karabaş martı ve turna gibi türler bulunmaktadır.

Yedikuğular Kuş Cenneti, özellikle akpelikanların Türkiye’de 2 adet üreme alanından biri olmasıyla da dikkat çekmektedir. Bu muhteşem yaratıklar, kendilerine özgü görkemli görüntüleriyle ziyaretçilerin gözlerini büyülemektedir. Kuş cenneti, akpelikanların üreme dönemlerinde benzersiz bir manzara sunar ve bu nadir kuşların doğal davranışlarını gözlemleme fırsatı sağlar.

Yedikuğular Kuş Cenneti’ne yapılan bir ziyaret, doğa severler ve kuş gözlemcileri için unutulmaz bir deneyim sunmaktadır. Burada farklı türlerdeki kuşların seslerini duyabilir, onların doğal yaşamlarını yakından izleyebilirsiniz. Kuş cennetinde sessizlik ve huzur içinde doğanın keyfini çıkarabilir, kuşların etkileyici uçuşlarını ve renkli tüylerini gözlemleyebilirsiniz.

Yedikuğular Kuş Cenneti, Amasya’nın doğal zenginliklerini koruma ve sürdürme çabalarının bir sonucudur. Bu koruma alanı, kuşların barınma, beslenme ve üreme ihtiyaçlarını karşılayarak türlerin devamlılığını sağlamaktadır. Kuş cennetinin aynı zamanda doğal yaşam alanı olarak da önemi büyüktür, çünkü burada yaşayan kuşlar ekosistemin bir parçasıdır ve çevrenin dengesini sağlarlar.

Amasya’yı ziyaret eden gezginler için Yedikuğular Kuş Cenneti, doğayla iç içe bir kaçış ve kuş gözlem deneyimi sunan ideal bir duraktır. Bu benzersiz doğa alanı, kuşların çeşitliliği ve güzelliği ile büyüleyici bir atmosfer sunarak ziyaretçilerine unutulmaz anılar bırakmaktadır. Kuş cennetinde yapılan bir gezinti, doğanın büyüsüne kapılarak ruhunuzu dinlendireceğiniz bir yolculuğa dönüşecektir.

• Adres: Cürlü, Suluova / Amasya
• Konum bilgileri için tıklayın.

Alçak Köprü’nün ayağında, Kral Kaya Mezarları’nın eteklerinde ve Yeşilırmak’ın kıyısında yer alan iki katlı ahşap bina, Şehzadeler Müzesi olarak bilinir ve Yalıboyu’nun en eski köprülerinden birinde bulunur. Bu tarihi bina, Osmanlı Sultanlarının Amasya’da geçirdikleri dönemleri yansıtan şehzadeliklerini temsil etmek amacıyla inşa edilmiştir.

Şehzadeler Müzesi, aslına uygun resimlerden esinlenerek yapılan heykeller ve döneme ait kıyafetlerle donatılmıştır. Bu heykeller ve kıyafetler, Osmanlı Sultanlarının Amasya’daki yaşamlarını ve etkilerini ziyaretçilere aktarır. Müze, Amasya’ya gelen turistler için önemli bir ziyaret noktasıdır ve zengin içeriğiyle dikkat çekmektedir.

Duvarları ve tavanları Hatai ve Rumi desenleriyle süslenen müzede, özgün hat ve tezhip örnekleri de bulunmaktadır. Ayrıca, geleneksel halı dokumacılığının en güzel örneklerini yansıtan ahşap zeminde serili halılar ve dönemi yansıtan özenle seçilmiş aksesuarlar da müzenin özelliklerindendir. Bu özellikleriyle müze, 15. ve 16. yüzyıllara ait bir Anadolu Türk evinin atmosferini tam anlamıyla yansıtmaktadır.

Şehzadeler Müzesi, ziyaretçilerine geçmişe dönük bir yolculuk sunarak Osmanlı döneminin atmosferini ve tarihini keşfetme fırsatı vermektedir. Müze, Amasya’nın zengin kültürel mirasını korumak ve sergilemek için önemli bir rol oynamaktadır. Ziyaretçiler, bu tarihi yapıyı gezerken Osmanlı şehzadelerinin yaşamlarına ve döneme ait detaylara yakından tanıklık edebilirler. Şehzadeler Müzesi, Amasya’nın turistik cazibe merkezlerinden biri olarak yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekmektedir.

• Adres: Merkez / Amasya
• Konum bilgileri için tıklayın.

16. Minyatür Amasya Müzesi

Minyatür Amasya Müzesi, Amasya’da yer alan tarihi bir kent maketidir ve 1914 yılında çekilmiş bir fotoğraftan esinlenerek inşa edilmiştir. Bu müze, Amasya’nın zengin tarihi ve kültürel mirasını ziyaretçilere görsel bir şekilde sunmayı amaçlamaktadır. Yapım süreci 2008 yılında başlamış ve Amasya Valiliği tarafından yönetilmiştir. Yaklaşık iki yıl süren çalışmaların ardından 2010 yılında hizmete açılmıştır.

Minyatür Amasya Müzesi, detaylı bir şekilde tasarlanmış bir kent maketi olarak Amasya’nın geçmişini yansıtmaktadır. Müzede, Amasya’nın tarihi yapıları, sokakları, köprüleri ve doğal güzellikleri minyatür ölçekte sergilenmektedir. Ziyaretçiler, bu maket aracılığıyla Amasya’nın tarihini ve mimarisini keşfetme fırsatı bulurlar.

Maket, titizlikle oluşturulmuş detaylarıyla gerçekçi bir görünüme sahiptir. Amasya’nın tarihi evleri, camileri, hanları, hamamları ve diğer önemli yapıları, orijinal mimari özelliklerine sadık kalınarak yeniden canlandırılmıştır. Ayrıca Yeşilırmak Nehri, etkileyici kalesi ve çevresindeki doğal güzellikler de maketin bir parçası olarak sunulmuştur.

Minyatür Amasya Müzesi, ziyaretçilerine Amasya’nın tarihini görsel bir şekilde deneyimleme imkanı sunar. Bu benzersiz müze, tarihi ve kültürel açıdan zengin bir şehri keşfetmek isteyen gezginler için önemli bir durak noktasıdır. Ziyaretçiler, Amasya’nın tarihini daha iyi anlamak ve görsel bir deneyim yaşamak için maketi gezebilir, detaylara dikkatlice bakabilir ve geçmişe dönük bir yolculuğa çıkabilirler.

Minyatür Amasya Müzesi, Amasya’nın kültürel mirasının korunmasına ve tanıtılmasına katkıda bulunan önemli bir turistik mekandır. Ziyaretçiler, bu müzeyi gezerek Amasya’nın büyüleyici geçmişine ve mimarisine hayranlıkla bakabilir ve şehrin zengin kültürel dokusunu keşfedebilirler.

• Adres: Merkez / Amasya
• Konum bilgileri için tıklayın.

17. Sabuncuoğlu Şerefeddin Tıp Ve Tarih Müzesi

Sabuncuoğlu Tıp ve Cerrahi Tarihi Müzesi, Amasya’da bulunan İlhanlı Dönemi’nden günümüze ulaşmış nadir eserlerden biridir. Müze binasının ön cephesi özellikle sanatsal açıdan büyük bir değere sahiptir. Kapı kilit taşında yer alan insan kabartması, Amasya Bimarhanesi’ne özgü bir özellik olup, diz çökmüş bir şekilde tasvir edilmiştir. Bu detaylar müzenin önemini ve benzersizliğini vurgulamaktadır.

Sabuncuoğlu Tıp ve Cerrahi Tarihi Müzesi, Anadolu’da müzikle tedavi yapılan ilk hastane olarak bilinmektedir. Müzede, ünlü Osmanlı hekimi Sabuncuoğlu Şerefeddin’in kendi yazdığı ve Türkçe’nin ilk cerrahi eseri olan “Cerrahiyyetü-l Haniye” kitabındaki çizimlere dayanarak hazırlanmış olan 10 farklı branşta kullanılan tıbbi ve cerrahi aletler sergilenmektedir. Aynı zamanda müzede, o dönemde cerrahi operasyonların gerçekleştirildiği Sabuncuoğlu Kliniği ve hastalara uygulanan müzik terapisinde kullanılan enstrümanlar ile Türk Musikisi makamları hakkında bilgi veren Müzik Tedavi Salonu da bulunmaktadır.

Sabuncuoğlu Tıp ve Cerrahi Tarihi Müzesi, ziyaretçilere tıp ve cerrahi alanındaki geçmişin önemli bir parçasını keşfetme fırsatı sunmaktadır. Müzede sergilenen aletler, o dönemde kullanılan tedavi yöntemlerini ve cerrahi operasyonları göstermektedir. Ayrıca müzik terapisiyle ilgili bölüm, ziyaretçilere Türk Musikisi’nin tedavi sürecindeki rolünü ve kullanılan enstrümanları anlatmaktadır.

Sabuncuoğlu Tıp ve Cerrahi Tarihi Müzesi, Amasya’nın tıp ve cerrahi alanındaki geçmişini anlamak ve değerli bir Osmanlı hekiminin eserlerine yakından tanıklık etmek isteyen gezginler için önemli bir durak noktasıdır. Müze, ziyaretçilere geçmişin tıbbi uygulamalarını ve tedavi yöntemlerini görsel ve bilgilendirici bir şekilde sunarak zengin bir kültürel deneyim yaşatmaktadır.

• Adres: Merkez / Amasya
• Konum bilgileri için tıklayın.

18. Hamdullah Efendi Türbesi

Hamdullah Efendi Türbesi, 1847 yılında inşa edilmiş olan bir dini yapıdır. Kare planlı ve tek kubbeli bir tasarıma sahiptir. Türbenin kubbesi, tromplar adı verilen geçiş elemanlarıyla desteklenmiştir. Kubbenin üzeri oluklu kiremitle kaplanmıştır, bu da yapıya estetik bir görünüm kazandırmaktadır. Türbenin giriş kapısının üzerinde ise inşa kitabesi yer almaktadır, böylece yapının yapım tarihi hakkında bilgi edinmek mümkündür.

Hamdullah Efendi Türbesi, kuzeyden güneye doğru uzanan bir yapıdır. Duvarları moloz taş kullanılarak örülmüş ve sıvalı bir şekilde tamamlanmıştır. Türbenin dış cephesi sade ve zariftir. Ancak iç mekanı oldukça dikkat çekicidir. Duvarlar ve kubbe, her yerinin süslemelerle kaplanmasıyla göz alıcı bir görüntü oluşturur. Detaylı işlemeler ve motifler, Türk sanatının özelliklerini yansıtmaktadır.

Hamdullah Efendi Türbesi, Amasya’nın tarihi ve kültürel değerlerinden biridir. Yapının mimari detayları ve iç süslemeleri, ziyaretçilere Osmanlı dönemi mimarisinin güzelliklerini sunmaktadır. Türbenin mistik ve huzurlu atmosferi, burayı ziyaret edenleri etkileyen bir deneyim sunmaktadır. Tarihi ve sanatsal önemiyle Hamdullah Efendi Türbesi, Amasya’daki turistik gezilerin önemli duraklarından biridir.

• Adres: Merkez / Amasya
• Konum bilgileri için tıklayın.

19. II. Beyazıt Camii ve Külliyesi

Amasya II. Bayezid Külliyesi, Osmanlı Sultanı II. Bâyezid’in emriyle Amasya Sancak Beyi Şehzade Ahmed tarafından 1485-1486 yılları arasında yaptırılmıştır. Külliyenin yapısına dair en eski kaynaklardan biri olan 1496 tarihli vakfiyede, cami, medrese, imaret, mektep ve köprü olmak üzere beş birimden oluştuğu belirtilmektedir.

Külliyenin cami, medrese ve imaret birimleri günümüze ulaşmıştır. Cami, külliyenin doğusunda yer alır ve dönemin Osmanlı mimarisinin özelliklerini taşır. Medrese ise ilim ve eğitim faaliyetleri için kullanılan bir yapıdır. İmaret ise yoksullara yemek dağıtılan ve misafirlerin ağırlandığı bir birimdir. Bu birimin içerisinde mut’ime-hâne (yemekhane), matbah (mutfak), kiler, fırın ve ahır gibi bölümler bulunmaktadır.

Külliyenin bir diğer birimi olan mektep ise günümüze ulaşamamıştır. Ancak mevcut belgelerde mektebin külliyenin doğusunda olduğu ifade edilmektedir. Ayrıca zamanla külliye bünyesine Şehzade Osman Çelebi Türbesi ve Muvakkithane eklenmiştir.

II. Bayezid Külliyesi’nin mimari özellikleri incelendiğinde, dönemin Osmanlı mimarisinin izlerini taşıdığı görülür. Detaylı süslemeler, zarif işlemeler ve estetik detaylar, yapının sanatsal değerini yansıtmaktadır. Külliyenin tarihi ve kültürel önemi, Amasya’nın zengin geçmişine tanıklık etmek isteyen gezginler için önemli bir duraktır.

Amasya II. Bayezid Külliyesi, Osmanlı dönemine ait önemli bir yapı kompleksi olup, tarihi ve mimari değeriyle ziyaretçileri etkileyen bir yerdir. Külliyenin bölümleri arasında dolaşırken Osmanlı İmparatorluğu’nun zengin kültürünü ve mimari anlayışını keşfedebilirsiniz. Bu tarihi mekan, Amasya’nın turistik ziyaretlerinde önemli bir duraktır ve ziyaretçilere geçmişin izlerini sürme fırsatı sunar.

• Adres: Merkez / Amasya
• Konum bilgileri için tıklayın.

20. Ferhat ile Şirin Aşıklar Müzesi

Türkiye’nin ilk ve tek Aşıklar Müzesi, aşk temalı hikayelerin sergilendiği özel bir müzedir. Ferhat ile Şirin, Leyla ile Mecnun, Kerem ile Aslı gibi ünlü aşk hikayeleri burada canlandırılmaktadır. Ayrıca Mevlana ve Hacı Bektaş Veli gibi sevgi ve hoşgörü felsefeleriyle tanınan gönül adamlarının da yer aldığı bir bölüm bulunmaktadır.

Müze, ziyaretçilere bu ünlü aşk hikayelerini etkileyici şekilde sunar. Sergilenen eserler arasında tablolar, heykeller, minyatürler ve diğer görsel materyaller bulunmaktadır. Her aşk hikayesi, o dönemin atmosferini ve duygularını yansıtan detaylı bir şekilde sahnelenir.

Aşıklar Müzesi, romantizm ve duygusallıkla ilgilenenlerin yanı sıra kültürel ve sanatsal açıdan da zengin bir deneyim sunar. Ziyaretçiler, ünlü aşk hikayelerini daha yakından tanıma fırsatı bulurken, aşkın evrensel ve zaman üstü niteliğini keşfedebilirler.

Müze, Türkiye’nin kültürel mirasını koruma ve tanıtma açısından da önemli bir rol oynamaktadır. Aşk temalı hikayelerin kültürel ve tarihsel değerini vurgulayarak, ziyaretçilere geçmişin izlerini taşıyan bir deneyim sunar.

Türkiye’nin ilk ve tek Aşıklar Müzesi, aşkın evrenselliğini ve gücünü keşfetmek isteyenler için ilgi çekici bir duraktır. Burada, efsanelerde ve hikayelerde yer alan aşkın derinliklerine dalmak ve bu romantik dünyanın büyüsünü yaşamak mümkündür. Müze, ziyaretçilere duygusal bir yolculuk sunarak, aşkın insanlık tarihindeki önemine ve etkisine dair bir anlayış geliştirme fırsatı verir.

• Adres: Merkez / Amasya
• Giriş Ücreti: Ücretsiz
• Konum bilgileri için tıklayın.

21. Hazeranlar Konağı

Hazeranlar Konağı, Amasya Defterdarı Hasan Talat Efendi tarafından 1865 yılında yaptırılmış tarihi bir konaktır. Konak, uzun süre Hezeran Hanım tarafından oturulduğu için bu ismi almıştır. Hazeranlar Konağı, Osmanlı Dönemi’nin yöresel sivil mimari özelliklerini yansıtan dört eyvanlı ve orta sofalı bir plana sahiptir.

Konak, antik dönem sur duvarları üzerine inşa edilmiştir. Ahşap çatkı arası kerpiç dolgu tekniği kullanılarak bodrum üzeri iki katlı olarak yapılmıştır. Haremlik ve selamlık olmak üzere iki bölümden oluşan konak, iç avlulu ve dışa kapalı bir yapı tipine sahiptir. Mimari detayları ve düzenlemesiyle dikkat çeken konak, bölgenin en güzel örneklerinden biri olarak kabul edilir.

1979 yılında başlayan restorasyon çalışmaları sonucunda Hazeranlar Konağı, 1984 yılında tamamlanarak müze ev olarak hizmet vermeye başlamıştır. Restorasyon sürecinde, etnografik eserlerin sergilendiği bir müze olarak düzenlenmiştir. Ziyaretçiler, konak içerisinde gezerken Amasya’nın tarihi ve kültürel mirasına tanıklık edebilirler.

Hazeranlar Konağı, Amasya’nın zengin geçmişine ve geleneksel mimari mirasına ışık tutan önemli bir yapıdır. Konak, dönemin atmosferini yansıtan iç mekanları ve dekoratif unsurlarıyla ziyaretçilere geçmişe yolculuk yapma fırsatı sunar. Aynı zamanda konak, Amasya’nın tarihini ve kültürünü anlamak için önemli bir kaynak olarak görülmektedir.

• Adres: Merkez / Amasya
• Konum bilgileri için tıklayın.

22. Terziköy Kaplıcaları

Terziköy Kaplıcaları, Amasya’nın Terziköy köyünde yer alan doğal kaynak sularını kullanan bir kaplıcadır. Kaplıca, Amasya il merkezine yaklaşık 35 kilometre uzaklıkta yer almaktadır ve özellikle çevre illerden ve yurt dışından turistler tarafından sıkça ziyaret edilmektedir.

Kaplıca suyu, cilt ve solunum yolu hastalıklarına iyi geldiği düşünülen sıcak su sülfatlı ve klorür sodyumlu bir su kaynağıdır. Terziköy Kaplıcaları’nda birkaç otel ve konaklama tesisi de bulunmaktadır, bu nedenle kaplıca, birçok turist için bir tatil yeri olarak da hizmet vermektedir.

• Adres: Merkez / Amasya
• Konum bilgileri için tıklayın.

23. Kızlar Sarayı

Kızlar Sarayı, Amasya’da Kaya Mezarları ve Kral Mezarlıkları bölgesinde yer alan tarihi bir yapıdır. Saray, Helenistik Çağ, Roma, Bizans Dönemleri ile Orta Çağ sur duvarlarını içeren geniş bir alanı kapsamaktadır. Son yıllarda yapılan arkeolojik kazılar sayesinde bölgede Roma, Doğu Roma (Bizans), Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait yapı kalıntıları gün yüzüne çıkarılmıştır.

Kızlar Sarayı, tarihi ve arkeolojik önemi olan bir yerleşim alanı olarak bilinir. Sarayın bulunduğu bölgede yapılan kazılarda, çeşitli dönemlere ait yapı harabeleri ortaya çıkmıştır. Roma dönemine ait kalıntılar, bölgenin antik dönemdeki önemini göstermektedir. Bizans dönemine ait yapılar ise şehrin o dönemdeki stratejik konumunu yansıtmaktadır.

Ayrıca Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait yapı kalıntılarının bulunması, Amasya’nın bu dönemlerdeki kültürel ve mimari zenginliğini göstermektedir. Sarayın bulunduğu bölge, tarih boyunca farklı medeniyetlerin etkisi altında kalmış ve bu durum yapıların farklı dönemlerde inşa edilmesine yol açmıştır.

Kızlar Sarayı ve çevresindeki arkeolojik kazılar, Amasya’nın tarihi ve kültürel mirasını anlamak için önemli bir kaynak sunmaktadır. Bu kazılar, bölgenin geçmişini aydınlatmakta ve ziyaretçilere tarihi bir yolculuk yapma fırsatı sunmaktadır. Kızlar Sarayı, Amasya’nın zengin tarihi dokusunu yansıtan ve bölgenin turistik değerlerinden biri olan önemli bir yapıdır.

• Adres: Merkez / Amasya
• Konum bilgileri için tıklayın.

24. Hatuniye Camii ve Külliyesi

1488 yılında II. Beyazid’in eşi Hüsnüşah Sultan tarafından yaptırılan Hatuniye Külliyesi, Amasya’nın tarihi ve kültürel değerlerinden biridir. Külliye, cami, medrese, imarethane ve sıbyan mektebi olmak üzere dört ana birimden oluşur. Bu yapılar, Osmanlı mimarisinin önemli örneklerini sunar ve bölgenin tarihini anlamak için önemli bir kaynaktır.

Hatuniye Camii, dikdörtgen planlı ve tek minareli bir yapıdır. Sade bir görünüme sahip olan caminin ana mekanı, sekizgen bir kasnak üzerine oturan büyük bir kubbe ve iki yanında yer alan küçük kubbelerle örtülmüştür. Son cemaat yeri ise altı sütun üzerine oturan beş küçük kubbeyle kaplanmıştır. Caminin minaresi zikzak kıvrımlarıyla süslenmiştir ve dikkat çekici bir görünüme sahiptir. Ayrıca caminin içinde yer alan minber, yalancı kündekari tekniğiyle yapılmıştır ve Türk süsleme sanatının güzel örneklerinden biridir.

Külliyenin batı kısmında yer alan sıbyan mektebi, dikdörtgen planlı ve tuğla hatıllı olarak inşa edilmiştir. Kaba yonu taş örgü tekniğiyle yapılan bu mektep, dönemin eğitim yapılarına dair önemli ipuçları sunmaktadır.

Ne yazık ki, külliyenin medrese ve imarethane bölümleri, Kurtuluş Savaşı sırasında yanıp yıkıldığı için günümüze ulaşmamıştır. Ancak Hatuniye Camii ve sıbyan mektebi hala ayakta durmaktadır ve tarihi zenginliklerini korumaktadır.

Hatuniye Külliyesi, Amasya’nın tarihine ve kültürel mirasına ışık tutan önemli bir yapıdır. Ziyaretçiler, bu külliye içinde Osmanlı dönemine ait mimari özellikleri gözlemleyebilir ve geçmişin izlerini takip edebilir. Caminin sade ve zarif yapısı, içindeki süslemeler ve mektebin eğitim yapılarına dair detaylar, külliyenin dönemin sosyal ve kültürel hayatını anlamak için bize rehberlik eder. Hatuniye Külliyesi, Amasya’yı ziyaret eden gezginlerin ve tarih severlerin mutlaka keşfetmeleri gereken bir yerdir.

• Adres: Merkez / Amasya
• Konum bilgileri için tıklayın.

25. Kız Kayası Kanyonu

Kız Kayası Kanyonu, Amasya’nın Merzifon ilçesinde yer alan bir kanyondur. Ayba ve Balgöze köyleri arasında bulunmaktadır. Antik dönemlere kadar uzanan tarihi bir bölgedir. Kanyon bölgesinde skitler, Roma İmparatorluğu ve Bizans İmparatorluğu gibi çeşitli uygarlıklara ait kalıntılar bulunmaktadır.

Kanyonda doğa yürüyüşleri yapılabilir ve piknik yapılabilmektedir. Kanyon, doğa turizmi açısından ve antik tarihe ilgi duyan ziyaretçiler tarafından ilgi gören bir turistik destinasyondur. Kzkayas Kanyonu, aynı zamanda Türkiye’nin önemli kanyonlarından biridir.

• Adres: Merzifon / Amasya
• Konum bilgileri için tıklayın.

26. Harşena Dağı

Harşena Dağı, Amasya il merkezine hakim bir tepedir ve 272 metre yüksekliğiyle bölgenin dikkat çeken bir noktasıdır. Bu tepenin zirvesinde yer alan kale ve alt kısımlarındaki kaya mezarlarıyla birlikte, 2015 yılında Dünya Mirası Geçici Listesi’ne dahil edilmiştir. Amasya’nın konumu, tarihi ve stratejik önemi göz önüne alındığında, Harşena Dağı ve etrafındaki yapılar büyük bir kültürel ve turistik değere sahiptir.

Harşena Dağı, Amasya’ya hâkim bir konumda yer almasıyla dikkat çeker. Tepenin zirvesinde bulunan kale, geçmişte bölgenin savunması için stratejik bir öneme sahipti. Buradan Amasya’nın tarihi ve doğal güzellikleri kuşbakışı izlenebilir. Aynı zamanda kale, mimari yapısı ve tarihi dokusuyla da büyüleyici bir görüntü sunar.

Kalenin alt kısımlarında ise kaya mezarları bulunur. Bu mezarlar, kayaların oyulmasıyla oluşturulmuş ve geçmişte önemli kişilerin defnedildiği yerlerdir. Kaya mezarları, Amasya’nın zengin tarihi ve kültürel mirasını yansıtan önemli anıtlardır. Bu alanlar, ziyaretçilere geçmişe yolculuk yapma fırsatı sunar ve tarihle iç içe bir deneyim yaşatır.

Amasya’nın Harşena Dağı etrafındaki konumu, bölgenin tarihindeki önemini vurgular. Amasya, tarihsel olarak önemli bir kavşak noktasında bulunur. Doğu ile batı arasında önemli ticaret yollarının kesişim noktasında yer alan Amasya, farklı medeniyetlerin etkisine açık olmuştur. Bu da bölgenin kültürel çeşitliliğini ve zenginliğini ortaya koyar.

Harşena Dağı ve çevresi, Amasya’nın tarihini keşfetmek ve doğal güzelliklerini deneyimlemek isteyen gezginler için önemli bir durak haline gelmiştir. Zirvedeki kale ve kaya mezarları, tarihin izlerini takip etmek isteyenler için büyüleyici bir atmosfer sunar. Ayrıca tepeden Amasya’nın muhteşem manzarasını seyretmek, ziyaretçilere unutulmaz bir deneyim yaşatır.

Amasya’nın Harşena Dağı ve çevresi, hem tarihi hem de doğal güzellikleriyle büyüleyen bir noktadır. Zengin kültürel mirası ve tarihi dokusuyla Amasya, gezginlere unutulmaz bir yolculuk sunar. Bu bölgeyi ziyaret edenler, geçmişin izlerini sürerken aynı zamanda doğanın içinde huzurlu bir zaman geçirebilirler. Amasya’nın Harşena Dağı, keşfedilmeyi bekleyen bir hazine olarak yolculuk severlerin ilgisini çekmektedir.

• Adres: Merkez / Amasya
• Konum bilgileri için tıklayın.

27. Merzifon Taşhan

Kara Mustafa Paşa külliyesine ait binalardandır. İnşa kitabesi bulunmadığından yapının kesin yapılış tarihi bilinmemektedir. Vakfiye kayıtlarındaki bilgiler, plan ve mimari özellikleri yapının 17. yüzyılın üçüncü çeyreğinde inşa edilmiş olabileceğini göstermektedir.

Giriş kapısı üzerindeki uçlar kavisli konsollarla çıkıntı teşkil eden cumbalar, duvarlardaki kesme taşlar arsında yer alan tuğla hatıllar 17. yy karakteristik vasıflarıdır.

Merzifon Taşhan’ın gerek plan, gerekse mimari yapı açısından Osman hanları içerisinde çok önemli ve ayrı bir yere sahip olduğu söylenebilir.

• Adres: Merzifon / Amasya
• Konum bilgileri için tıklayın.

28. Çilehane Cami

1413 yılında, Çelebi Mehmet’in emirlerinden Yakup Paşa tarafından yaptırılan bu yapı, günümüzde bir cami olarak kullanılmaktadır. Aslında bir Halveti Tekkesi olarak inşa edilen bu yapı, mescit ve çilehane hücrelerinden oluşur. Binanın batı girişinin yanında ise muhtemelen bir türbenin bulunduğu düşünülen bir yapı vardır.

Bina, beden duvarları kırmızı harçla doldurulmuş moloz taşlarla örülmüştür. Bu taş örgüsü, yatay biçimde örülmüş ikişer sıralı tuğla hatlar tarafından desteklenir. Camiye büyük bir eyvanlı kesme taştan bir kapıdan girilir. Bu kapı, yay kemerli bir yapıya sahiptir. İç mekanı aydınlatan pencereler ise mermer çerçeveli ve tuğla kemerlidir.

İç mekana batı kapısından girildiğinde, sağ tarafta mescit ve küçük geçitlerle ulaşılan çile odaları bulunur. Sol tarafta ise türbe ve tekke yer alır. Cami ve tekkenin üzerini büyük kubbeler örter. Ne yazık ki, 1939 depremi binaya büyük zarar vermiştir. Ancak 1964 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından onarılarak tekrar kullanıma açılmıştır.

Bu yapı, Osmanlı mimarisinin önemli bir örneğidir ve tarihi dokusunu büyük ölçüde korumuştur. Halveti Tekkesi olarak inşa edilen ve günümüzde cami olarak kullanılan bu yapı, ziyaretçilere tarihi bir atmosfer sunmaktadır. İç mekandaki çile odaları, mescit ve türbe gibi bölümler, ziyaretçilerin geçmişin izlerini takip etmelerine olanak sağlar. Ayrıca yapılan onarım çalışmalarıyla da bu tarihi mekanın gelecek nesillere aktarılması sağlanmıştır.

• Adres: Merkez / Amasya
• Konum bilgileri için tıklayın.

29. Yıldız Hamamı

Yıldız Hamamı, Amasya ilinde yer alan tarihi bir hamamdır. Hamam, Hatuniye Külliyesi’nin bir parçası olarak 1510 yılında inşa edilmiştir. Kare planlı olan hamamda, soyunma odası, dinlenme salonu, soğukluk, ılıklık ve sıcaklık bölümleri yer almaktadır.

İç mekanındaki mimari süslemeleri, dönemin Osmanlı sanatının örneklerinden biri olarak kabul edilmektedir. Hamam, günümüzde restore edilerek ziyaretçilere hizmet vermektedir. Yıldız Hamamı, Amasya’da turistik açıdan önemli yapılar arasında yer almaktadır.

• Adres: Merkez / Amasya
• Konum bilgileri için tıklayın.

30. Torumtay Türbesi

Amasya’nın merkezinde bulunan Torumtay Türbesi, 1267 yılında Amasya valisi Seyfeddin Torumtay tarafından inşa edilmiştir. Gökmedrese Camii, mezar ve medrese odası gibi bölümlerden oluşan bir külliye şeklinde tasarlanmıştır. Türbe, ziyaretçilere hem tarihi bir mekanı hem de bir anıtı keşfetme fırsatı sunar.

Türbenin adı, sekizgen biçimdeki türbe kasnağındaki mavi sırlı tuğlalardan kaynaklanmaktadır. Bu özgün tuğla işçiliği, yapıya estetik bir görünüm kazandırmaktadır. Torumtay Türbesi’nin mimari tarzı, dönemin Selçuklu ve Anadolu beylikleri mimarisini yansıtmaktadır. Külliyenin yapımında kullanılan malzemeler arasında tuğla ve taş yer almaktadır.

Gökmedrese Camii, türbenin ana bölümüdür. Sekizgen kasnağa sahip olan bu cami, çevresindeki yapılardan ayrı bir şekilde öne çıkar. Türbenin içerisindeki mezar odası, Amasya valisi Seyfeddin Torumtay’ın son istirahatgahıdır. Ayrıca külliye içerisinde bir medrese odası da bulunmaktadır.

Torumtay Türbesi, tarihi ve kültürel önemiyle birlikte Amasya’nın ziyaret edilmesi gereken noktalardan biridir. Ziyaretçiler, türbenin içerisindeki detayları inceleyerek geçmişe yolculuk yapabilir ve Seyfeddin Torumtay’ın anısına saygılarını sunabilirler. Ayrıca Gökmedrese Camii’nin mimari özellikleri de dikkat çekicidir ve ziyaretçilere görsel bir şölen sunar.

• Adres: Merkez / Amasya
• Konum bilgileri için tıklayın.

31. Amasya Bedesteni

Amasya Bedesteni, Osmanlı İmparatorluğu döneminde inşa edilen ve tarihi bir değere sahip olan bir bedestendir. İnşa tarihi 1483 olarak bilinen bedesten, II. Bayezid’in bekçilerinden Hüseyin Ağa tarafından yaptırılmıştır. Bu tarihten günümüze kadar geçen süre içerisinde bazı değişikliklere uğramış olsa da, halen varlığını sürdürmektedir.

Amasya Bedesteni, Osmanlı şehircilik geleneğinin bir parçası olarak ortaya çıkmıştır. Bu geleneğe göre, belirli merkezlerde orta büyüklükteki bedestenler, özgün boyutlarına uygun olarak inşa edilmiştir. Bedestenler, ticaretin yoğun olarak yapıldığı bölgelerde, özellikle değerli eşyaların ve ticari malzemelerin saklandığı ve satıldığı yerler olarak kullanılmıştır.

Amasya Bedesteni de bu geleneğin bir örneği olarak karşımıza çıkmaktadır. İnşa edildiği dönemden bugüne kadar birçok değişiklik geçirmiş olsa da, özgün özelliklerini korumaktadır. Bedesten, içerisinde bulunan dükkanlar ve galerilerle zengin bir ticaret merkezi olarak hizmet vermektedir.

Bu tarihi yapı, mimari açıdan da dikkat çekicidir. Dışarıdan bakıldığında sağlam ve etkileyici bir görünüme sahiptir. Bedesten, taş duvarları ve özenle inşa edilmiş detaylarıyla dikkat çekmektedir. İç mekanında ise geçmiş dönemlerin atmosferini hissedebilirsiniz. Bedestenin içinde dolaşırken, tarihin izlerini takip edebilir ve eski zamanlara bir yolculuk yapabilirsiniz.

Amasya Bedesteni, turistler ve yerli halk tarafından da sıklıkla ziyaret edilen bir mekandır. Tarihi ve kültürel değeriyle dikkat çeken bedesten, aynı zamanda alışveriş yapmak isteyenler için de cazip bir seçenektir. İçerisindeki dükkanlarda, el işi ürünler, geleneksel elbiseler, takılar ve daha birçok özgün ve yerel ürün bulunmaktadır.

Amasya Bedesteni, geçmişin izlerini taşıyan ve günümüzde hala işlevini sürdüren bir yapıdır. Tarihi atmosferiyle sizi büyüleyecek olan bedesten, Amasya’nın zengin kültürel mirasının bir parçasıdır. Ziyaretiniz sırasında bedestenin sokaklarında dolaşarak, geçmişe yolculuk yapabilir ve bu eşsiz mekanın büyüleyici atmosferini hissedebilirsiniz.

• Adres: Merkez / Amasya
• Konum bilgileri için tıklayın.

32. Ferhat Su Kanalı

Amasya’nın tarihi ve doğal güzelliklerinden biri olan Ferhat Su Kanalı, geç Hellenistik dönemden erken Roma dönemine kadar uzanan bir geçmişe sahiptir. Antik Amasya Kenti’nin su ihtiyacını karşılamak amacıyla inşa edilmiştir ve o dönemdeki mühendislik becerisini ve su yönetimi sistemini yansıtan önemli bir yapıdır.

Ferhat Su Kanalı, kayaların oyulması ve tünellerin açılması suretiyle oluşturulmuştur. Arazi eğimine uygun bir şekilde yer yer duvar şeklinde tonozlu yapılarla desteklenmiştir. Su terazisi sistemine göre inşa edilen kanal, suyun akışını düzenlemek ve eşit bir şekilde dağıtmak amacıyla tasarlanmıştır.

Bu muhteşem kanal, özellikle ünlü “Ferhat ile Şirin Efsanesi”ne konu olmasıyla da bilinir. Halk arasında “Ferhat Su Kanalı” olarak da adlandırılan yapı, efsanevi aşk hikayesinin geçtiği yer olarak anılır. Bu efsane, Ferhat’ın sevdiği kadın Şirin’i görmek için dağları delip su kanalını yapmasıyla anlatılır. Bu romantik hikaye, kanalın ismini ve önemini pekiştirmiştir.

Bugün Ferhatarası Mevkii’nde, karayoluna paralel olarak yaklaşık 2 kilometrelik bir bölümü görülebilen Ferhat Su Kanalı, ziyaretçilerine görsel bir şölen sunmaktadır. Kanal boyunca yürüyüş yapabilir, tarihi atmosferi hissedebilir ve eşsiz doğa manzaralarının keyfini çıkarabilirsiniz. Kanalın duvarları ve tonozlu yapısı, antik döneme ait izleri taşıyarak size geçmişe yolculuk yapma fırsatı sunar.

Ferhat Su Kanalı, hem tarihi hem de doğal bir değer olarak Amasya’nın zenginliklerinden biridir. Tarihi yapılarla çevrili bir güzergahta yer alması, ziyaretçilere hem tarihî hem de doğal güzellikleri bir arada deneyimleme şansı verir. Amasya’yı keşfederken Ferhat Su Kanalı’nı mutlaka ziyaret etmeli ve bu büyüleyici yapıyı yakından görmelisiniz.

• Adres: Merkez / Amasya
• Konum bilgileri için tıklayın.

33. Pirler Parkı

Pirler Parkı, Amasya ilinde bulunan bir parktır. Parkın içerisinde, Gümüşhacıköy yolu üzerinde yer alan Yukarı Pirler Türbesi de bulunmaktadır.

Park, yeşil alanları ve piknik alanları ile özellikle yaz aylarında ziyaretçiler tarafından tercih edilmektedir. Park, ayrıca Pirler Park Aile Restoranı’na da ev sahipliği yapmaktadır . Restoranın, yöresel yemekleri ile ünlü olduğu bilinmektedir.

• Adres: Merkez / Amasya
• Konum bilgileri için tıklayın.

34. Baraklı Şelalesi

Baraklı Şelalesi, Amasya ilinde Taşova ilçesi sınırlarında yer alan bir doğa harikasıdır. Yukarı Baraklı Köyü’ne yaklaşık 7 kilometre uzaklıkta bulunan şelale, 35 metre yükseklikten düşen suları ve doğal güzelliğiyle ziyaretçilerin ilgisini çekmektedir.

Nisan-Haziran arası dolu dolu bir şekilde akarak muhteşem görüntüler sunan şelale, özellikle yürüyüş, trekking ve doğa yürüyüşü gibi aktiviteler için ideal bir yerdir.

Yürüyüş mesafesi yaklaşık 7 kilometredir. Şelalenin çevresinde yer alan kamp alanı ve restoranlar ziyaretçilere hizmet vermektedir. Baraklı Şelalesi, Amasya’nın önemli turistik yerlerinden biridir.

• Adres: Taşova / Amasya
• Konum bilgileri için tıklayın.